ayrılmak — e 1) Ayırma işine konu olmak Geçen hafta, Akşehir de Nasrettin Hoca törenine ayrılmıştı. F. R. Atay 2) den Bir yerden, bir kimseden, bir şeyden uzaklaşmak ... rahat bir tavırla yanındaki adamdan ayrıldı. Y. K. Karaosmanoğlu 3) den Boşanmak Artık… … Çağatay Osmanlı Sözlük
izne çıkmak (veya ayrılmak) — bir iş yerinde üst makamların onayıyla belli bir süre için görevinden ayrılmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
okuldan ayrılmak — öğrenime son vermek Ortaokulun üçüncü yılına geçince okuldan ayrıldı. N. Cumalı … Çağatay Osmanlı Sözlük
ıskartaya çıkmak (veya ayrılmak) — değersiz sayılarak bir yana atılmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
sürüden ayrılmak — herkesin tuttuğu yolu bırakıp ayrı bir yol tutturmak, herkesin yaptığını yapmamak … Çağatay Osmanlı Sözlük
emekliye ayrılmak (veya çıkmak) — emekli olmak, tekaüde sevk olunmak Kafaları dazlaklaşmış, emekliye çıktıktan sonra adam kıtlığında gene işe alınmış. M. Ş. Esendal … Çağatay Osmanlı Sözlük
görevden (veya görevinden) ayrılmak — yapmakta olduğu işi bırakmak Cumhurbaşkanının geçici olarak görevinden ayrılması hâllerinde Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı vekillik eder. Anayasa … Çağatay Osmanlı Sözlük
yolları ayrılmak — iki kişi veya topluluk arasında görüş, düşünce ayrılığı ortaya çıkmak, ayrı görüş ve düşünceleri benimsemek Hayata beraber başladığımız / Dostlarla da yollar ayrıldı bir bir. C. S. Tarancı … Çağatay Osmanlı Sözlük
TEZAYÜL — Ayrılmak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
açıraşmak — ayrılmak, cida düşmek, peragende olmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
adrılmak — ayrılmak I, 247 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini